Ortaya Karışık Bir…

Takıntılı blogculuk

Archive for Ocak 2010

Neyleyim ben balığı, balık benle konuşmadıkça!

leave a comment »

Güney Koreliler’in bir tarafı donmakla kalmıyor, bir de buz gibi havada eve hapse olmamak için buzda balık avlama festivali düzenliyorlarmış. Balık avı yapmaktan ve vaktimi harcamaktan en fazla hoşlandığım hobilerden biri. Ancak bu halini asla denemedim. Benimkisi daha çok baraj ve nehir avcılığı grubuna giriyor. Gidilir, yemlenir, beklenir, birşey çıkmaz ama yine de beklenir.

Ne kadar balık tuttuğunuzun tabi ki önemi vardır ancak daha çok nitelik ölçüsünde değerlendiririm ben bu uğraşı. O yüzden aşağıda gördüğünüz resimler bana ve benim anladığım balıkçılık anlayışına biraz uzak.

Bu resimlerde beni ürküten ne oldu derseniz, balıkçılığın anlamını anlatmaya başlarım size. En azından benim anladığım kısmını. Balıkla aranızdaki iletişimi sağlıklı bir şekilde kurmanız için öncelikle etrafınızda olabildiğince az insan ya da canlı olmalı.

Aksi takdirde, G. Kore’nin Hwacheon bölgesindeki eğlencelik görüntülerden başka birşey çıkmaz ortaya.

Kaynak: ahan da şuradan aşırdım.

Written by Besimi

Ocak 11, 2010 at 1:45 pm

Türkçe haberler ne kadar Türkçe ne kadar siyasi?!

leave a comment »

Bulgaristan’da pek de yeni olmayan bir tartışma Türkiye’de de yankı buluyor şu günlerde. Ortalığın hareketlendiğini Cumhriyet gazetesinin verdiği haberden de görüyoruz.

Konumuz, Bulgar devlet televizyonunda 15 dakikalık Türkçe haberler olsun mu olmasın mı. Bu soru referandumda da Bulgar halkına soruldu. Halkın çoğu Türkçe haberlere karşı.

Karşı olma sebeplerinin arasında çeşitli türden nedenler yatıyordur mutlaka. Türkiye’de TRT Şeş’e kaç kişi sıcak bakıyor? Bununla ilgili bir referandum var mı? Veya demokrasi nedir?

Bulgar devlet kanalında hergün 15 dakika süre Türkçe haberleri 2 ya da 3 kez izlemişimdir. Sabahtan duyduğunuz, okuduğunuz ve kulağınıza gelen bir sürü haberden 7-8 tanesini seçip ısıtıp önünüze koyuyorlar. Belli ki canla başla çalışılıyor(!).

Kimler izliyor bu haberleri?

HÖH‘e (Hak ve Özgürlükler Hareketi) gönlünü vermiş ortayaş ve üstü seçmenler ve yanıbaşlarında oyun oynaya torunlarının kulak misafiri olarak varlıkları. Geriye kalan Türk nüfus ne izliyor derseniz, Türk televizyonlarından Uğur Dündar’ı, Mehmet Ali Erbil’i ha bir de dizileri izliyordur büyük ihtimalle.

O zaman, neden illa Türkçe haberlerin devlet kanalında yayınlanması gerekiyor? Başka dilde haberlerin devlet kanalında yayınlanması kadar saçma birşey yok. Avrupa Birliği genişleyerek potasında herkesi eritmek yoluyla, kültürleri harmanlamaya çalışıyor. İyi, güzel de bu böyle olmaz. Özellikle de AB’nin dayatmasıyla bu haberlerin siyaset dengesi olarak kullanılmaya çalışılması en yanlışı.

Diğer taraftan ise HÖH, Ahmet Doğan‘a tüm saygılarımla, son seçimlerdeki ortaya çıkan kötü sonuçtan bu anı kullanarak çıkmaya çalışacaktır. En azından, ben olsam öyle yapardım. ATAKA‘nın beyni(!) Siderov saldıracak, Başbakan ise referanduma gidecek, bir dakika bile beklemeden hemen paslanmadan manipülasyon alet ve edevatlarımı ortalığa çıkarır, hepsini kullanmaya başlarım.

Kısacası Bulgaristan siyaseti, kötü ve son derece olumsuz bir kısırdöngü ile karşı karşıya kalacak.

Çözümü var mıdır? İlla da Türkçe haberleri bir Bulgar kanalında izlemek istiyorum diyenler varsa (var var), bu istekliler Bulgaristan’da Türk kökenli iş adamlarına gidip özel TV kanalı istesinler. Ama bu devlet kanalından yapılmasın. Gereksiz bir gerginlik, sağlıklı kafaları bile karıştıran bir kavram bulamacı ve Bulgarların dediği gibi her kurbağa kendi gölünü bilsin!!!

Devlet kanalı BNT’de yayınlanan Türkçe haberlerden de iyi günler değerli izleyiciler!

Written by Besimi

Ocak 6, 2010 at 3:44 pm